14. Raul Meireles

Aldığı ücret ve ödenen bonservis bedelinin karşılığını kesinlikle veremedi. Zaten aranan kan da değildi. CL'den elenme nedenimiz gol pozisyonu üretme de çekilen sıkıntıydı ve oyunun kalitesini artıracak yaratıcı oyuncu eksikliğiydi. Raul bunlara deva değil ancak Topal'ın bölgesinde oynayabilecek bir oyuncuydu. Aynı tipte 2 adamın 11'de olması hep dert oldu yıl içerisinde Raul transfer edilecekti neden Topal alındı. Verilen 10mil € bonservis ücreti çöp oldu.

5. Mehmet Topal

Sezon başında çok kötü oynadı ama zamanla kendisini toparladı ve kadronun değişmez elemanı oldu. Bölgesinde iyi bir oyuncu yıl içesinde kritik goller de attı. Genel olarak beklentiyi karşılasa da çok üst düzey bir futbolcu değil.

9. Miroslav Stoch

Sezon başında kadroda yer bulan Stoch, soldan girmeye çalıştığı ceza sahasına bir türlü giremedi. Çalım denedi olmadı, uzaktan vurdu kaleyi bulamadı. Oynadığı maçlarda tehlike yaratamaması ve defansa yardımının eksik olması sonucu önce Caner sonra da Sow bölgesinde tercih edilince kadro dışı kaldı.

1.Volkan Demirel

Sezon başında sakatlandı tüm sezon sakat omzuyla oynadı. Birçok hatalı gol yedi maçlar kaybettirdi, Avrupa'nın en iyi 5 kalecisinden biri dediğim Volkan yoktu sahada. Kadıköyde 1-3 kaybedilen Karabük maçı en kötüsüydü.

Zaytung En İyiler

Yeni transfer dönemi öncesi ''Holosko + bir miktar para'' rayiç bedeli 5 Milyon Euro olarak sabitlendi...

Ders çalısmamak için bütün bahaneleri tüketen E.G (23), 10 yıldır kontrol etmediği Hotmail hesabının şifresini bulmak için harekete geçti...

Kış boyunca çirkin addedilen Hülya Yağız (29), giydiği mini şort ve göğüs dekolteli bluzla "aslında gideri var yaa" kategorisine girmenin haklı gururunu yaşıyor...

3. uzak mesafe ilişkisi de hüsranla biten üniversite 4.sınıf öğrencisi M.K(23)'ten sınıfın tek yalnız kızına samimi itiraf: ''Aslında başından beri...''

Justin Bieber aşkıyla yanıp kavrulan Mine Özçayır (16), teneffüs ziliyle birlikte yine 11/F'den Ramazan gerçeğiyle yüz yüze...

Cinco de Mayo

Cinco de Mayo (İspanyolca: 5 Mayıs); Meksika'da, 1862'de III. Napolyon komutasındaki Fransız ordularına karşı elde edilen zaferin kutlandığı bayram. Meksika haricinde Meksikalıların yoğun olduğu -ABD gibi- ülkelerde de kutlanır. General Ignacio Zaragoza Seguín komutasındaki Meksika ordusunun 5 Mayıs 1862'de, Puebla Muharebesi'nde Fransa işgal kuvvetlerine karşı kazandığı galibiyete atfedilmiştir.

Bu gün Meksika'da özellikle Puebla'da geçitler ve konuşmalarla kutlanır. Bazı şehirlerde Puebla Muharebesi canlandırılır. Cinco de Mayo ABD'nin yoğun Meksikalı nüfusuna sahip bölgelerinde de (özellikle güneybatıda) festivallerle kutlanır. ABD'deki kutlamalar genellikle tüm haftaya yayılır. Yemek, içki, müzik ve dans bu kutlamaların vazgeçilmez öğeleridir.

Mülkiyet Hırsızlıktır

Pierre Joseph Proudhon

(15 Ocak 1809 - 19 Ocak 1865) 

Fransız ekonomist ve düşünür. Kendini "anarşist" olarak adlandıran ilk kişidir ve ilk "anarşist düşünür olarak nitelenir.

Fransada bir köyde doğan ve çocukluğu çobanlıkla geçen Proudhon daha sonra kendini eğitime vermiştir.

"...proudhon 1840'ta 'mülkiyet hırsızlıktır' diyen ama aynı zamanda da 'mülkiyet özgürlüktür' ifadesini kullanan bir deneme yoluyla ün kazandı. bu iki slogan arasında hiçbir çelişki görmüyordu, çünkü birinci sloganın mülkiyet hakkını alt etme ya da sömürmeden kaynaklanan ve yalnızca devlet yoluyla sürdürülebilen toprak sahibi ve kapitalistle ilişkili olmasını, proudhon, aşikar olarak görmekteydi; ikinci slogan ise bir eve sahip olma hakkına, işlediği toprak, mesleğinin bir parçası olan aletler üzerine doğal hakka sahip olan ama başkalarının evlerini, topraklarını ya da geçim kaynaklarını elinde tutma hakkını taşımayan köylü ya da zanaatkar aileyle ilişkiliydi..."  (Ward)

"Renkleri anlamsızlaştırsak, matlaştırsak, neonlara hapsetsek de onları topraktan koparamadık; ve aynı tedirgin gözlerle baktık aynı günahsız toprağa.

Toprağı biçimlendirsek/biçimsizleştirsek, dikenli tellerle çevirsek, sahip olma hezeyanıyla her köşesini oluk oluk kanla da örtsek, aynı günahkar ellerle dokunduk aynı savunmasız toprağa.

Bu hezeyan bizi bizimle eritti; sahip olamadıkça saldırganlaşan, saldırganlaştıkça nefretinin nesnelerini çoğaltan, çoğalttıkça kendisinde ve toprakta azalan, biz, zavallı insanevlatları; sanrılarla ve hırçın düşlerle büyüttük kendimizi. büyüdükçe eksilenin, eksildikçe küçülenin kaçınılmaz döngüsünden korktukça, o gölgeden fellik fellik kaçtıkça, kabuslarımızdaki umacının ta kendisine dönüştük, kan kokan hırslarımızla örtüştük, nefretimizin nesnesine dönüştük.

Hezeyanlar gerçeğe, umacılar perilere dönüşmez; olan, kabuslara alışmaktır, gerçeği ayırt etmekten yılmaktır. sahip olmak özgürlüğe, mülkiyet güvenliğe dönüşmez; olan, kendini ötekileştirmektir, siluetine ilişen 'aynı' insan gözlerinden utanmaktır.

Mülkiyet suya dönüşmez, mülkiyet hırsızlıktır; ötesi, kabusa evrilen düşlerin yeniden çizilmesinde saklıdır." 

Bloga Dönüş

Uzun bir aradan sonra tekrar buraya kayıtlar düşmeye başlıyorum..
Yaşadıklarıma tekrar dönüp bakabilmek için güzel günlere inşallah..

once upon a time 2

bisiklete binerdik...

latin 1

a bove ante, ab asino retro, a stulto undique caveto

öküzün önünde, eşeğin arkasında, aptalın her tarafında hazırlıklı ol

sinirlendim

alternatif maraton

istanbul'u özlemek